12 Ocak 2012 Perşembe

Satılmış ahmet hakan Bazıları Diyor ki

Tam olarak ahmet hakan denen şahısa yakışan yazı... Ne şişi yakmış ne kebabı! Hem akepelilerin gazını almış hem cemaatin havasını... Gazını alma işlemini akepe üzerinden tayyipe sallayarak yapmış; alttan alttan yalamış! Yarın öbürsü günde :) fetoullaha a yalanır bide ona sallar, aralarını düzeltir! Satılmışların satılmışı ahmet hakan denen şahıs!
*
sen okadar raporu görmezden geliyor! olan bunca işi görmüyorsan! sana daha ne demek ne göstermek lazım? Seni mekkeli müşrikler gibi görüyorum! önlerine ne konsa 
- hayır inanmayız büyücüsün
der durursun ve diyeceksin de ahmet hakan (vb. kişiler) pis karınlarınız doyduğu müddetçe siz satmaya devam edeceksiniz..

BAZILARI diyor ki:

- Aziz Yıldırım'ın içeri tıkılması...
- Ahmet ile Nedim'in tahliye edilmemesi...
- Hanefi Avcı'nın hayatının karartılması...
- MİT'in yıpratılması...
- Reyting için operasyon yapılması...
- KCK meselesi...
- Cüppeli'nin içeri tıkılması...
- İlker Başbuğ'un tutuklanması...
- Hurşit Tolon'a el atılması...
- Kılıçdaroğlu hakkında fezleke hazırlanması...
- Ve "Sırada kim var" sorusunun ardının arkasının kesilmemesi...
Bütün bunların arkasında "cemaat" var.


Soruyoruz:
İyi de kardeşim, sonuçta...
- Operasyonları polis yapıyor.
- Suçlamaları savcı yöneltiyor.
- Kararları yargıç veriyor.
"Cemaat" bunun neresinde?

Soruya cevap vermek yerine...
Yüzümüze hınzır ve bilmiş bir gülümsemeyle bakılıyor.
Ardından da ekleniyor:
"Konuşturma beni."
Ne demek isteniyor?
Demek istenen şudur:
"Cemaat, özel yetkili mahkemelerde etkinliğinin doruğuna ulaşmış. Hükümetin elinden bir şey gelmiyor. Ya atılan adımların bazılarının arkasında durmak zorunda kalıyor ya da küçük serzenişlerle işi geçiştiriyor. Bunları kanıtlayamam ve kamu önünde söyleyemem... Ama işin doğrusu budur."

Ben de diyorum ki:
İyi de kardeşim, ne diye kanıtlayamayacağın ve kamu önünde açıkça söyleyemeyeceğin bir iddianın peşinden gidiyorsun?
Kanıtlanamayan bir iddianın kaderi bellidir:
Ya "spekülasyon yapıyorsun" derler ya da "iftira atıyorsun" derler.
Kamuoyu önünde söylenemeyen, köşede bucakta fısıldanan bir iddianın da kaderi bellidir:
"Herkesin içinde söyleyemediğini gizli kapaklı fısıldamanın hiç kimseye bir faydası yoktur" derler adama...

Baştan beri söylüyorum, yine söyleyeceğim:
Nerede başlayıp nerede bittiği bilinmeyen "Cemaat" adlı bir heyulayla uğraşmak yerine...
Nerede başlayıp nerede bittiği gayet iyi bilinen "hükümet" adlı kanlı canlı somut varlıkla uğraşmak gerekir.
Çünkü...
Gerçekten de bütün bu olup bitenleri "Cemaat" yapıyorsa bile...
Ona bir "yaptıran" vardır.
Şunu hiç aklından çıkarma:
Tayyip Erdoğan istemese "Cemaat" kuş bile uçuramaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorum yazmak yardım istemek için Google yada Msn yada blog hesabına ihtiyacın bulunmamakta. Yorumlama biçimi tikini tıklıyor ve en alttaki Anonim seçeneğini işaretliyoruz. Sonra da mesajı yolluyoruz. Bende okuyorum.