6 Aralık 2012 Perşembe
Üsküdar dan Manzara 2
Üsküdara bir akrabamızın nikah töreni için gittiğimizi tören sonrasında ve esnasında benim sıkılarak kendimi sahile attığımı kendime bir sote yakaladıktan sonra hababam-bas deklanşöre yaptığımı bir iki yazı öncesinde uzata uzata yazmıştım... İşte o seriden düzenleme yaptığım ikinci çalışma. ''Hayatta nereye odaklanırsan sen osundur'' adlı fotoğraf çalışmam. Pek fazla uğraşmadım en azından kafamdaki renk ayarlaması biraz daha farklıydı fakat ilk bunu ortaya koydum... Fotoğrafın ölümcül anlatım yeteneğini biraz kessemde aslında asıl amacım netlemeyi fotoğrafa bakacaklara yoğunlaştırmaktı. (Bu nasıl bir cümle oldu bende anlamış değilim)
Fırsat olursa aynı fotoğrafın başka bir renklendirmesinide yayınlamak istiyorum.
Etiketler:
fotoğraf denemeleri,
istanbul,
istanbul boğazı,
istanbul fotoğrafları,
üsküdar
Beşiktaş Eskişehir Maçı
Yıllar yıllar sonra, beşiktaşın bir maçına daha gidebilecek gibi görünmekteyim, biletim hazır ekip hazır herşey hazır; Rabbimden bir kaza bela hastalık olmazsa akşam saat 20:00 da stadta olacağız... Beşiktaşın tezarühata ihtiyacı varsa işte bizde oradayız... Hava durumu hakkında detaylı bilgi vs. almadım fakat havanın soğuk ve yağmurlu olacağını bilmek için hava durumunu takip etmeye gerek yok. Sıkı sağlam giyinmeli, yağmurdan koruyacak elbise falan bişeyler. Çok heyecanlıyım sayın günlük yıllar oldu be yıllar.
3 Aralık 2012 Pazartesi
Üsküdardan Manzara
Üsküdar evlendirme dairesinin hemen önünden tarihi yarım ada - gün batımı - ters ışık. Saat seçiminde sorunlar vardı, aslında saati ben seçmedim akrabanın nikahı o saatte olunca ve daha fazla bekleme fırsatım da olmadığından... Uzatmayalım. Hepsi bu. Zaten ciddi ciddi balona yazacak uyduracak konuyla alakalı sırıtmayacak pragraf yazamadım. İnanılmaz uykusuz, yorgun mutsuzum. Tüm bunların yanına ek olarak yani depresyonda olmam (hayat bize hep deplasman) vs.vs.vs.vs. İyi geceler Türkiye, mutlu orgazmlar.
2 Aralık 2012 Pazar
Askerde İntihar
Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu askeriyede gerçekleşen intihar olaylarına ait korkunç bir istatistik ve değerler verdi. Yaşananlar kabul edilemez, anlaşılamaz kimse 20 yaşındaki gençlerin askerde kendilerini öldürmelerine kadar yaşanan olayları açıklayamaz savunamaz!!! Ben gittim ezildim ama intihar etmedim, onlarda etmesin bunlar vatan haini vb. gerici yobaz merkeziyetçi ne üdüğü belirsiz zekaların verdiği savunduğu birtakım gerçeklerle vs. bu iş olmaz yürüyemez. Yoğun baskı bazen dayak küfür, aşağılama incitme küçültme ve en kötüsü de gencecik zekaların bunu neden yapıyoruz ki??? neden??? sorgulamalarına verecek cevaplarının olmaması... Hani diyoruz ya bazen millet olarak mantığın bittiği yerde askerlik başlar!!! Hayatım boyunca bu lafa inanmadım bana göre askerlik = mantık tır, geçmişten alınan dersler sürekli tekrarlanır uygulanır... Neredeyse 100 maddelik kağıdın altına imza atarız, nedir bu maddeler banyoda arkadaşına parmak atmadan parmağını prize sokmamaya oradan arkadaşlarından borç istemeyeceğine sadece komutanlarından isteyeceğine dair atılan imzalar... Kavga edemezsin, kin tutmak bile yasaktır askerde, yaşanan herşey orada biter, yarına taşınmaz!!! Hatta komutanlar bile der, edilen küfür atılan dayak üzerindeki üniformaya atılır edilir - delip geçemez!!! Askeriye de aslında herşey gelip geçidir, yapılır bitirilir eve geri dönülür, döndükten sonra yaşanan herşey güzel anılar olarak kalır!!! Yenilen dayaklar sövülen küfürler le bile çoğunluk sonralarda gurur duyar!!!
Yanlız, baskıya şiddete dayanamayan genç bedenler, bunları kendilerine yediremeyenler... İşte onlar için çoğunluğun tutumunun bir önemi yoktur... Askerlik müddetince içki içmek yasaktır, askere gidilen güne kadar ellerden düşmeyen cep telefonları kapıdan içeri girse bile, bölüklerin çelik kasalarında tutanak karşılığında askerlik bitene kadar muhafaza edilir... Müzik aleti bile yasaktır!!! Git boktan er gazinosunda dinle!!! Soğukta nedenini bilmediğin saçma sapan bir noktada 2 saat 3 saat soğukta bekle, yada sabah içtimaları sayımlar!!! Günde 20 kere sayılmalar... Bazı ne gerek var durumlarına katlanamayan, ayrılığa dayanamayan gençler ise kurtuluş yolunu ölümde arıyorlar.. Ayrıca askerde intihar etmekte büyük bir suçtur!!! Kendini öldürdün öldürdün öldüremezsen mahkemelerde lan sen kendini neden askerliğe elverişşiz hale getirmeye çalıştın diye sürünürsün...Askerde bir arkadaşım kötü muameleden dolayı intihar etmiş sonra sürgün hapis yedikten sonra bizim oraya gelmişti... Yazmakla anlatmakla bitmez, herkes aynı değildir - buna görede biz herkese göre askerlik yaptırmak zorundayız ne yapalım zihniyeti bugün tüm bu yaptıkları yüzünden içeride, zindanlarda yatmakta... Kaç tanıdığınız generaller içeri tıkılırken tüh yazık oldu dedi... Emin olun çoğunluk askerde başlarından geçen olaylar yüzünden mutlu oldular!!! İntikamları alınıyordu belkide bu yüzden genel kurmay başkanının terörist olarak içeri alınması bukadar sessizce karşılandı... Uydu gigabit lik internet çağında askerde cep telefonunun bile yasak olmasını anlayamayan genç askerler...
Bende gittim askere, fakat ben intihar etmedim ancak intiharı çok fazla aklına getiren bunları düşünen yada askerden kaçmayı düşünen arkadaşlarım da vardı... Hiçbiri ölmedi.
İnsanın içi dolu dolu oluyor askerlik konusunda... Tutuculuktan tek tipten kurtuluyor ve sözde demokrasiden :D bahsediyorsak bu olaylarada el atılması gerekli, hepimiz biliyoruz ki ordunun karizması yerlerde sürünmekte, ne ulusalcılara yaranabilmekteler nede diğer tarafa!!!
Çok uzattım, neyse komisyonun verdiği değerler ise korkunç!!!
son 2,5 yılda 175 er ve erbaş, son 10 yılda 934 erbaş ve erin intihar ettiğini, şehit sayısının ise 2,5 yılda 233 şehit, son 10 yılda 818
kötü muameleden (küfür kafir dayak darp vs.) mahkemeye verilen rütbeli sayısının 2008’de 637, 2009’da 709, 2010’da 758, 2011’de 857 ve 2012’de 515
İlk olarak askerlik şubelerinde yavrularımızın ruhsal sorunları var mı yakından değerlendirilmekte.
Acemi birliğinin ilk günü, sağlık kontrolünden hayvanlar gibi geçiriliyoruz, yüzlerde garip ifadeler - korku endişe sinir ama tek belirgin ifade belirsizlik... Dudak bükmeler ısırmalar falan. Bir gün içerisinde belkide yüzlerce askere iğne yapmış yada yalandan kontrol yapmış (umarım asteğmen yada kısa dönem değildi bu piç!!! rütbeli olsa anlarım) fakat sinirleri gergin bağıran çağıran göt!!! Kendi arasında konuşmayı kesmeyen belkide onlara göre serserilik yapan 2 elemandan bir tanesinin akıbeti fena olmuştu; güm pat çat!!! O kadar adamın içinde... Gene acemi birliği sanıyorum sırada 2 yoğurt almış birine üsteğmenin yaptığı muamele, yada aynı yoğurt sırasında hızlı hareket etmediğimden sanırım benim gördüğüm (pek kötü sayılmaz- o hayvan gibi hayvandan farksız kendini Allah sanan göt!!! karnıma iterek iyi bir gömmüştü) muamele... Ya buradan yazarsak bu haksız muameleleri herelde görev yapacak rütbeli kalmaz.
Son olarak: asker suç içler!!!
çözüm yolu:
1- askeri hukuk
2- dayak
asker çoğunlukla dayağı zaten kendisi seçer!!! İntihar etmenin en büyük suç olduğu, barış zamanında bile askerde görev yaparken en büyük hakkın olan ve sadece senin karar verebilmen gereken YAŞAM HAKKIN bile askeriyeye aittir. Askerde intihar etmek bile yasaktır.
Not: barış zamanlarından bahsettim, savaş zamanlarında önemler daha başkadır!!! Sonuçta bir milletin ortak kaderi savaş zamanında askerlerin elindedir, beğenilmeyen adam yerine konmayan işsiz gençler politikacıların siyasetçilerin götleri yada geçmişteki hatalarını telafi için öldürür yada ölürler... Çanakkale de verilen 250.000 şehit geçmişteki idarecilerin hataları yüzünden kaybedilmiştir...
Örneğin: o mevziler düşman tarafından rahatça aşılacağı düşünülmeseydi orada savaş olmazdı... Vs.
1 Aralık 2012 Cumartesi
Sosyal Sorumluluk Vergisi
chp li terörist soyguncu hırsız üçkağıtçı dolandırıcı şişli belediyesi götünden element uydurarak vatandaşın sırtına vergi yüklemiş!!! Anayasaya göre vergiler ancak kanunla belirlenirken yani meclisten geçip milletin sırtına bindirilirken hırsız mustafa sarıgül denen pezevenk bunu bile takmıyor, buna lüzum görmeden atını üsküdara doğru sürüyor!!! Şişliye bu hırsızlar ne çivi çakmışlar??? Sahtekarlıkta sınırları zorlayarak yolların taşlarını sökmüşler yerlerine yenilerini takmışlar, ancak her sene kaldırım vergisi olarak parasının bir kısmını gene halktan tahsil etmişler!!!
akp li belediyeler gibi bağ bahçe park kurs vs. vb. bişeylermi yapmışlar? Milletin oturup hafta sonlarında keyif yapacakları bir tesismi kurmuşlar???
Haaa 19 mayıs larda sokakları süslemişler!!! Alın başınıza çalın sahtekar dolandırıcı yalancı maskeli ATATÜRKÇÜLER!!! Bunların KEMALİSTLİĞİ yerin dibine batsın!!!
N'olacak??? İddia ediyorum ilk yerel seçimlerde bu hırsız şerefsizleri bulundukları noktadan şişli halkı dehleyecektir!!!
Neden bukadar hakaret ettim?
Biz buradan belki onlarca kere akp anayasayı çiğnerken nasıl sövdüysek aynı şekilde bu hırsızlarada tepki veriyoruz!!!
Anayasayı kanunları hiçe sayan vurguncu mustafa sarıgül ve adi çetesi!!! Derhal istifa edip defolup gitmelidir!!!
Gazetede okuyorum, itiraz için şirket sahibi iseniz ŞANTAJ yaparcasına RUHSAT numaranız nedir diye soruyorlarmış!!! Teröristliğin daniskası!!! Şişliyi ticaret merkezi yapacaklarmış, ulan deyyus akşamları şişliden mecidiyeköyden geçip evimize gidemiyoruz, zaten akepe her tarafı araplara yahudilere amerikalılara avrupalılara satıp peşkeşini çekti bizede trafiğini çekmek kaldı!!!
Birde vatandaş şişlinin ticaret merkezi yapılmasının kendisine sorulduğunumu! hatırlattığında!!!
Hırsız şişli belediyesinin verdiği cevap ise içler acısı:
MECLİSİN KARARI SORULMAZ
cevabını almış!!!
Bu hırsızlığa bir dur denilmesi lazım.
Buradan her tarafa ayar veren recep beyden rica ediyorum şu sarı gül denen eşkiyaya da bir ayar verebilirmi? Mümkünse eline ağzına versin ;) Böyle iğrençleştirdiler sabah sabah!!!
Etiketler:
mustafa sarıgül,
sosyal sorumluluk vergisi,
şişli belediyesi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)